Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için üretmek son derece önemlidir. Üretmek için de çalışmak gerekiyor. Çalışmak ise işe ve zamana bağlı. İşlerimizin daha verimli hale gelmesi için zamanınca çalışmak gerekiyor.
Ülke olarak neyi üretip üretmediğimiz ya da üretmemiz gerektiği konusu her daim tartışılmaya devam ede dursun, tatiller peşinde koşmaya devam ediyoruz. Açıkçası ülkemiz için tatiller ülkesi desek yeridir. Bulduğumuz her fırsatı tatile dönüştürmekte üstümüze yok diyebilirim.
Ramazan Bayramı tatilinden yeni çıkmışken 23 Nisan gününü de tatil ilan ediverdik. Hem de bütün kamu kurumlarında tatil var. Kamuyla hareket eden özel sektör kurumlarında da tatil oldu.
Önümüzde 1 Mayıs İşçi Bayramı var. Çarşamba güne denk geliyor ve resmi tatiller arasında yer alıyor. 1 Mayıs neden tatil? Memurlar tatil yaparken işçiler çalışmaya devam ediyor. Bayramın adı ise İşçi Bayramı.
Daha sonra 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı yaklaşıyor. Bu bayram günümüzde resmi tatiller arasında yer alıyor. Bu yıl pazar gününe denk geliyor denebilir. Hafta içine denk gelirse zaten tatil olacaktı.
Daha sonra sırada Kurban Bayramımız var. 16-19 Haziran tarihleri arasında idrak edeceğiz. Çarşamba günü bitiyor ve pazartesiye kadar tatil olmasını bekliyoruz.
Sonra 15 Temmuz ve daha sonra 30 Ağustos. Sonra 29 Ekim ve yılbaşı tatili. Arada kalan günleri de tatile eklediğimiz dönemler oluyor. Tatil cenneti bir ülke haline geçiyoruz.
Dini bayram günlerimizi anlıyorum. Ancak neden birleştirmelerle tatil günleri uzatılıyor? Turizm için yapılıyor da ya üretim ne olacak? Üreten çiftçi malını satmakta zorlanıyor. Banka işleri aksıyor. Öğrencilerin ve çalışanların motivasyonu düşüyor. Dini bayramların denizde, havuzda yüzme ya da yurt dışına çıkma bayramı haline geliyor. Fark edelim bunu…
Allah aşkına bütün kamu kurumları 23 Nisan günü neden tatil edildi? Bu tatil ile Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı idrakimiz mi arttı?
İlköğretim okullarında törenler yapıldı. Ortada resmi tatil olunca törenlerde görev almayan öğrenciler ve velileri okullara gitmemeyi tercih etti. Öğretmenlerimiz de hemen tören akabinde dinlenmeye geçtiler.
Peki üniversiteleri neden tatil oldu? Ortada tören yok, görev yok ama tatil var. Üstelik bütün kamu kurumlarında tatil var. Kutlanması gereken bir bayram var ve biz tatildeyiz.
Tatil sayısına itiraz ettiğim için rahatsız olmak yerine düşünmemiz gerekiyor. 23 Nisan günü okullarımızda törenler yapılsa, veliler coşkulu şekilde katılsa ve tören sonrasında öğrencilere bugünün anlam ve önemi hakkında bilgilendirme seminerleri verilse daha etkili olmaz mı?
Yaz tatili öncesinde ve okullar başlarken seminer adıyla boşa geçen günlerin yerine öğretmenlerimizde çalışarak gençlerimize ulusal egemenliğin önemini vurgulasa bana göre daha güzel olacaktır.
Yetkililerimizin bu kadar fazla tatil ilanı hakkında iyi düşünmeleri gerektiğini düşünüyorum. Bizler de tatil talebi yerine işimizin başında olmayı yeğlememiz gerekiyor.
