KARABAĞ AZAD EDİLDİ


Karabağ toprakları yaklaşık 30 yıl önce zorla, zorbalıkla, işkence ile, tecavüz ile, soykırımla Azerbaycan’dan koparılmıştı. Rusya silah ve asker desteği ile Ermenistan’ın yanındaydı. Yapılan insanlık dışı muamelelere tanıklık edip sesini çıkarmamış, adeta yapılanları onaylamıştı.

O yıllarda Azerbaycanımız yeterli ekonomik ve askeri güce sahip değildi. Türkiyemiz şimdiki kadar güçlü değildi. İran ise yine seyirci ve hatta Ermenistan destekçisi idi.

Toprakları işgal edilen gardaşlarımıza Ermenilerin sataşmaları sürekli devam etti. Sivillerin üzerine bomba, roket atmaktan geri durmadılar. Bir avuç Ermeni diasporası her daim yanlarında idi. Sadece diasporaları mı?

Fransa’dan, Almanya’ya, ABD’den İran’a, Rusya’ya ve dahi diğerlerine kadar herkes Karabağ topraklarının işgal edildiğini biliyorlardı. Birleşmiş Milletler bu toprakların Azerbaycan’a ait olduğunu söylemesine rağmen, geri verin diyen olmadı, bunu sağlamadılar. Tıpkı bugün olduğu gibi…

Aradan geçen 30 yıl, eski bizi yeni bize çevirdi. Azerbaycan güçlendi. Türkiye güçlendi. Hem ekonomik, hem askeri ve hem de silah sanayi açısından bu güçlenme haksızlığa karşı meydan okumamızı sağladı.

Fransa’nın, Rusya’nın, Avrupa Güvenlik ve İş Birliği Teşkilatı MİNSK grubunun şımarık çocuğu Ermenistan, sivillere yine saldırmaya kalkışınca ve bunu da diğer şehirlerin yanında Karabağ’da yapınca, haddini bildirmek gerekiyordu.

Azerbaycan ordusu 44 gün önce topraklarını azad etmeye başladı. Hem eğitim hem de silahlanma açısından güçlenen Azerbaycan ordusu harika gelişmelere sebebiyet verdi. Türkiyemiz her şekilde gardaşlarımızın yanında olduğunu ifade etti ve desteğini de esirgemedi.

Dış İşleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu bir açıklamasında “Azerbaycan nasıl isterse öyle destek vereceğiz demişti.” Öyle de yapıldı.

Her daim dostluğunu gösteren Pakistan’ın destek açıklamalarını unutmamak gerekir. Bir de Gürcistan’ın Ermenistan’a geçirilmek istenen silahlara kendi topraklarını açmamasını…

İran bildiğimiz İran. Aynı dinden, aynı inanıştan olmanın onlar için bir önemi yok. Suriye’de, Irak’ta olduğu gibi. Rusya hep aynı. Fransa mı? Onlar zaten kalleş. Batılı güçler kendileri gibiydiler… Yalancı, arkadan vuran şeklinde…

Şuşa şehri ile şaha kalkan Azerbaycan Hankendi’ye ve oradan da işgal edilmiş geri kalan topraklara yönelince, Rusya Ermenistan’ı yok olmaktan yine kurtardı. Bu sefer Karabağ toprakların Ermenistan’ın çekilmesi karşılığında Azerbaycan anlaşmayı imzaladı.

Ve artık Karabağ özgür. Karabağ topraklarında üç renkli Azerbaycan bayrağı dalgalanacak. Binlerce göçkün durumuna düşmüş gardaşlarımız topraklarına dönebilecekler.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin dediği gibi belki Nahçıvan ile Karabağ toprakları birleştirilemedi. Ancak artık bir koridor ile bağlantısı sağlandı. Bu bağlantı Edirne’den Bakü’ye giden bir yol…

Kaybeden tarafı desteklemelerine rağmen Rusya’nın barış gücü olarak askerleri ile Karabağ topraklarında olması içimize sinmiyor. Hoşumuza gitmiyor. İçinde önemli riskleri barındıran bir anlaşma olduğunun da farkındayız. Ancak bir gerçek var ki artık Karabağ işgal altında değil.

İlham Aliyev’in dediği gibi düşmanlarımızı “İti kovan gibi kovmalıyız.” Bunun için hepimiz üzerimize düşeni yapmalıyız. Geldiğimiz aşamada birliğimizin ne anlama geldiğini hep birlikte şahit olduk.

Azerbaycan topraklarında dalgalanan Türkiye Bayrağının ve aynı şekilde ülkemizde dalgalanan Azerbaycan bayraklarının ne anlama geldiğini asla unutmayalım. Bunun idrakini daha ileriye taşıyalım. Her iki ülkenin insanlarında oluşan duygu seline sahip çıkalım.

Yaşadığımız bu duyguları Kırgızistan’a, Türkmenistan’a, Özbekistan’a, Kazakistan’a ve diğer dost, kardeş ülkelere neden taşımayalım? Bu birlikteliğin gücümüze güç katacağını unutmayalım…

Loading

Previous GIDA MI YETRSİZ YOKSA PAYLAŞIM SORUNU MU VAR?
Next GIDA İSRAFININ ÖNÜNE GEÇİLMELİDİR