Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Antalya İl Başkanlığı tarafından MHP Genel Merkezi’nin talimatları doğrultusunda hazırlanan, “Adım Adım 2023; İl İl Anadolu Buluşmaları” 4-5 Aralık tarihlerinde gerçekleştirildi.
Farklı oturumlarda gerçekleştirilen toplantılarda MYK Üyesi ve Antalya Milletvekili Zir. Müh. Abdurrahman Başkan, MYK Üyesi Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak, Kütahya Milletvekili Ahmet Erbaş, MYK Üyesi Prof. Dr. Ahmet Selim Yurdakul, MYK Üyesi Hüseyin Yıldız, MYK Üyesi Mustafa Aksoy, MYK Üyesi İlknur Fidan, MYK Üyesi Akif Çapraz, MDK Üyesi Cemil Yavuz Aksu, İl Başkanı Zir. Müh. Hilmi Durgun hazır bulundular.
İki gün süren toplantılara çok geniş katılım sağlandı. Esnaf ve sanatkarlar odalarından, sanayi kooperatiflerinden ticaret ve sanayi odalarına, ticaret borsalarından farklı meslek komitelerine, Seyahat Acenteleri Birliğinden Otelciler Federasyonuna, Rehberler Odasından farklı sivil toplum kuruluşlarına kadar Başkan ve Yönetim Kurulları düzeyinde katılımlar oldu. Şehit Aileleri ve Gazilerimiz ile bir araya gelinerek dualar edilip, dertleri ve sorunları dinlendi.
Tarım sektörünün sorunları ve çözüm önerilerinin konuşulduğu oturuma, sektörü temsilen her kesimden yoğun bir katılım gerçekleşti. Antalya merkez ve ilçelerden gelen Ziraat Odalarının Başkanları ve Yönetimleri üreticilerinin sorunlarını aktardılar. Toptancı hallerini temsilen gelen Dernek Başkanları ve Yönetimleri komisyoncuların sorunlarından bahsettiler. Gelen üreticiler dertlerini dillendirdiler.
Tarımsal kalkınma kooperatiflerinden bazılarının başkanlığını yapan kadınların katılımı, tarımda kadın gücünü temsil anlamında değerliydi. Kadınların dertlerini dillendirdiler. Arı Üreticileri Birliği, Et ve Süt Üreticileri Birliği, Avokado Üreticileri Birliği gibi farklı üretici birlikleri de geldiler. Üretici Birliklerinin içinde bulunduğu sorunların yanında temsil ettikleri üretim kollarının durumunu ortaya koydular.
Konuşmacı olarak ben de tarımımızın içinde bulunduğu bazı sorunlara değinmeye çalıştım. Neler konuşuldu, kısa kısa bazılarını aktarmaya çalışalım.
-Tarımsal girdilerdeki maliyet artışları üzerinde en fazla durulan konu oldu. Özellikle gübrelerdeki artıştan üreticilerimiz çok dertli. Üretebilmeleri gübreye bağlı.
-Üretim planlamasının tam olarak yapılamaması her daim dillendirdiğimiz bir konu. Yine üzerine basa basa konuşuldu.
-Narenciye üretimiyle ilgili bazı konular aktarıldı ve limonun dalında kaldığı belirtildi.
-Üretici birlikleri ve kooperatiflerin mevzuat sorunlarına ve üretici birliklerinin daha aktif olmasına değinildi.
-Sera alanlarının modernize edilmesi ve üreticilerimize düşük kredili desteklerden bahsedildi.
-Yapılan desteklemelerin küçük üreticilere yönelik olması gerektiği söylendi. Hatta büyük muz seraları dile getirildi. Üretim alanındaki artışla beraber muz üretiminin karşı karşıya kaldığı risklerin değerlendirme zamanın geldiğini ilave etmek isterim.
-Tarım ürünlerindeki ithalatta dikkatli olunması gerektiği, üretilebilirken ithalata para ayrılmaması gerektiği dillendirildi.
-En fazla üzerinde durulan konulardan birisi de denetimdi. Denetimlerin örnekler üzerinden etkili olmadığı konuşuldu. Bazı virüs hastalıklarının tohumla taşındığı, fide sektöründeki sorunlar, reçete yönetmeliğinin çalışmaması, bazı gıda maddelerinde olmaması gereken içeriklerle kalıntıya takılması gösterilen örnekler arasındaydı.
-Tarım ve Orman Bakanlığı’nın birlikte yürütülmesinin sorunlu olduğu, Tarım Bakanlığının ayrı bir Bakanlık olması gerektiği ifade edildi.
-Tarımsal desteklerin fatura üzerinden yapılmasının önemine değinildi. Üreticilerimizin bu serzenişi ihbar kabul edilmeli ve denetlenmeli.
-Kısal kalkınma desteklerinin belirli büyüklükteki işletmelere verildiği, gözden geçirilmesi gerektiği, küçük üreticilerin daha fazla ihtiyacı olduğu söylendi.
-Tarım sektörünün bu şekilde gitmesi halinde gençlerin tarımı yapmayacağı güçlü şekilde işaret edildi. Tarımsal nüfusun yaş ortalamasının arttığını da görmemiz gerekiyor.
-Kaçak su sondajlarına izin verilmemesi gerektiği ziraat odalarımız tarafından ifade edilmesini önemli buluyorum. İzinsiz olanların da uygun cezalarla kayıt altına alınmasını talep ediyorlar.
Konuşulanlar bunlardan ibaret değil. Uzun uzun konuşuldu, soruldu, cevaplandı, hemen takipçisi olunacak konular not edildi.
Tarım sektörü adına Antalya olarak şanslı olduğumuzun altını çizmek istiyorum. Çünkü hem Milletvekili Abdurrahman Başkan hem de İl Başkanı Hilmi Durgun ziraat mühendisidir. İkisi de tarımın içerisinde aktif olarak devam ediyorlar. Sorunları da çözüm önerilerini de iyi biliyorlar.
İki gün boyunca süren toplantıların tamamı kayıt altına alındı. Ayrıca hem konuşmacı, hem de diğer katılımcıların getirdikleri belgeler, raporlar, dosyalar teslim alındı. Elde edilen bilgilerle ilgili toplantı raporu oluşturulacak. Antalyamıza ve Türkiyemize hayırlı olmasını diliyorum.